Sen neye Evet diyorsan onu yaşıyorsun!
- hayalindekiyasamar
- 17 Ara 2021
- 2 dakikada okunur
Sinem’le her hafta buluştuğumuz güç grubu toplantımız biraz önce bitti.
Biran gözüm bugünün tarihine takıldı 17 Aralık aaa tarihi farkında değildim bugün dedim.
Benim söyleyeceklerimin, paylaşacaklarımın, çozurtularımın her şeyin akışı değişti..
Tam 9 yıl geçmişti üzerinden 90 yıl değil, 17.12.2012 hani şu 20.12.2012 de kıyametin kopacağı söylenen tarihten 3 gün önce, o zamanki bana göre hayatımın kıyameti kopmuştu.
Hastanede açtığım gözümün önünde telaşla koşan doktorlar, hastaya acil kan diye duyurular yapmaya çalışıyorlardı.
Önce o kişinin ben olduğumu bilmiyordum bile, ta ki doktorun gelip sizi hemen ameliyata alıyoruz Eks olmak üzeresiniz demesine kadar..
Eks mi ? yok o mümkün değil yahu benim bir yaşamım var , kızım var!!!! ne yaptım ben kendime dediğim an.. geri döneceğim ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, bu son değil başlangıç dediğimi hatırlıyorum ameliyata girerken..
Çoook güçlü bir seçimdi, içimde hala hissediyorum o anı..
Ancak bugün dönüp baktığımda bana öğrettiği çok büyük bir deneyimi paylaşmak istiyorum.
O ana kadar seçtiğim ve evet dediğim hayat öfkede, kurbanlıkta, suçlamada ve eleştiride devam ederken evet dediğim olaya Evren’in de evet dediği buydu, bunun ötesi olamazdı.
Kendine değer, şefkat ve sevgi yoksa hücreler, organlar bile devam etmek istemiyordu.
Ne zaman ki işte o güçlü varoluş seçimi ile ameliyattan çıktım, çıktığım an olaylar değişmeye başladı.
Ameliyattan çıktım ve 1-2 saat sonra odama gelen bir arkadaşım; geçen hafta sonu 4 günlük bir kişisel gelişim eğitimine gittiğini ve beni de oraya yazdırdığını, bu eğitimi hediye ettiğini söylüyordu. Bir tarafım hahhh evet tam sırası o kişisel gelişim eğitimlerinin diyordu, oysaki varoluş seçimime gelen Evren’den testlerdi bunlar. Sonra bakarız desem de ben seni yazdırdım Şubat’ın ilk haftası başlıyor dedi ve gitti.
Ben sinirlensem de bunun bir işaret olduğunu kabul edip , bir tarafım (egom) söylense de o zamanlar ego olduğunu bile bilmiyordum, tıpış tıpış gittim (seçim) o eğitime. Eğitimde ağırlıklı meditasyonlar var ve ışıklar loş hale getiriliyor herkes mat üzerine oturuyor. Ancak benim ameliyatım çok yeni ve oturamadığımdan kenarda ayakta, sandalye de yapabileceğimi ilettiler. Ayakta durmak istedim, Enteresan olan meditasyonlarda biri sandalye getiriyor ve omzuma dokunup oturmamı işaret ediyordu arkamda. Kimdi hiç görmedim. Asistanlardan biridir dedim.
1 yıl sonra eğitim arkadaşlarımızla buluştuğumuz yemeklerde konuşunca anladığım, o sandalyeyi bana ileten, o eğitimde asistan olan , bu eğitimden sonra başlayacak olan ilişkimin kahramanı eşimmiş.
Evren daima evet der. Evren bazen sandalyeyi altımızdan çeker uyan ve ilerle diye; ama ona ne anlam verdiğimiz, hangi bakış açısı ile baktığımız tamamen bize ait. Sen kendine değer vermeye 1 adım attığında da bir takım aracılar ile sandalye de verir, sağlık da bolluk bereket de ilişki de..
İşte 9 yıl önce Eks ‘den yeniden doğuş hikayem. Bir varoluş seçimi. Kurbanlığı seçmek de Hayatının Kahramanı olmak da bizim elimizde. 9 yıl önce olmaz dediğim ne varsa; harika bir ilişki, İzmir sahil kasabasında yaşam, evden çalışmak, huzur ve dinginlik, kendime ait mutlu bir yaşam.
Ben EVET dediğimde geldi.
Sen hayatında nelere EVET dediğine bak, kendine verdiğin %100 değerle mi yürüyorsun, odağın dışarda mı? Dönüştürmek senin seçimin.
Kurbanlık hikayesinin sonunda pek de ışık olmuyor bu net.
Tünelin karanlığı yerine , tünelin sonundaki ve kalbindeki ışığa odaklan..
Sevgimle ,
Arzu Erensoy

Comments